Hamileliğin altıncı ayı, yani 21,5 ile 26 hafta arası, anne adayları için bazı önemli değişimleri beraberinde getirir. Bu dönemde anne adaylarında tansiyon düşme eğilimi belirgin hale gelir ve özellikle yaz aylarında daha fazla hissedilir. Uzmanlar bu dönemde anne adaylarının istirahat etmesini ve anne karnındaki bebeğe daha fazla kan gitmesini önerirler. Bu nedenle tansiyon düşmesi bir hastalık olarak değil, bir belirti olarak görülmelidir. Tansiyonun düşmesi bebeğe zarar vermez.

Anne adayları tansiyon düşmesi durumunda sırt üstü uzanarak ayaklarını yüksekte tutmalıdır. Bu yöntem tansiyonun normale dönmesine yardımcı olur.

Hamileliğin bu ayı içinde, yani 24 ile 28 haftalar arasında, anne adaylarına "şeker yükleme testi" (halk arasında şeker tarama testi olarak da bilinir) uygulanır. Bu test sırasında anne adayına önce 50 gram glikoz içirilir ve bir saat sonra kan glikoz değeri kontrol edilir. Glikoz seviyesi 140 mg/dl altında olduğunda, anne adayının gebelik şekeri olmadığı sonucuna varılır. Eğer glikoz seviyesi 140 mg/dl üzerinde çıkarsa, 100 gram glikoz testi yeniden yapılır. Bu üç saat süren yüklemenin sonucunda annenin gebelik şekeri olup olmadığı kesinleşir. Bu süreçte anne adaylarının aşırı fiziksel hareketlerden kaçınması ve herhangi bir şey yememesi daha doğru sonuçlar alınmasını sağlar.

Anne adayının gebelikten önce şeker hastalığı olup olmadığı çok önemlidir. Gebelik döneminde yapılan glikoz testi, anne adayının şeker hastalığı olup olmadığını öğrenmek amacıyla yapılır. Eğer anne adayı şeker hastalığı taşıyor ise bu durum hem anne adayı hem de bebek için risk oluşturur. Bu durumlar arasında gebelik zehirlenmesi, yüksek tansiyon, erken doğum ve düşük gibi sorunlar yer alır.

Gebelik döneminde glikoz testinin sonucu ortaya çıkan şeker hastalığı, anne adaylarının kan şeker seviyelerini kontrol altında tutmasını ve oluşabilecek riskleri azaltır. Şeker hastalığı görünen anne adaylarında bebekte oluşabilecek riskler şunlardır:

Bu dönemde bebekte kulak kemikleri (çekiç, örs ve üzengi) hızlı bir şekilde gelişmeye başlar. Bu, bebeğin işitme duyusunun geliştiği anlamına gelir. Bebek artık anne, baba ve çevresindeki yüksek frekanstaki sesleri duyabilir. Bu dönemde anne adaylarının yüksek sesli ortamlardan kaçınmaları önerilir. Altıncı ayda bebekler oldukça hareketlidir ve özellikle hıçkırık, sağa sola dönme gibi hareketler anne adayları tarafından hissedilebilir.